Kanada Sağlık Bakanlığı'nın yayımladığı beşinci yıllık rapor, ötanazi talep eden kişilerin etnik kökenlerine dair verileri ilk kez içerdi.

2023 yılında yaklaşık 15.300 kişi ötanazi yoluyla yaşamını sonlandırdı ve bu rakam, ülkedeki toplam ölümlerin yüzde 4,7’sine denk geldi.

Rapora göre, ötanazi oranı bir önceki yıla göre yüzde 16 artış gösterdi. Ancak bu oran, önceki yıllarda kaydedilen yüzde 31'lik ortalama artışa kıyasla keskin bir düşüş.

Bu yavaşlamanın nedenine dair henüz net bir değerlendirme yapılmadı.

Ötanazi talep edenlerin yüzde 96’sı, doğal yollarla ölümün yakın olduğu hastalar arasından çıktı. Geri kalan yüzde 4 ise kronik rahatsızlıkları nedeniyle bu prosedürden yararlandı.

Ötanazi talep edenlerin yaş ortalaması 77 olarak tespit edildi ve en sık görülen temel tıbbi durum kanser oldu.

Raporda, ötanazi uygulamalarında etnik farklılıklara da dikkat çekildi. Ötanazi yoluyla yaşamını sonlandıranların yüzde 96'sı, Kanada nüfusunun yüzde 70’ini oluşturan beyazlardan oluşuyordu.

Bu oransal farkın nedeni bilinmiyor. İkinci en büyük grup ise yüzde 1,8 ile Doğu Asyalılar oldu.

Ötanazi oranlarının en yüksek olduğu eyalet, Kanada nüfusunun yalnızca yüzde 22’sini barındırmasına rağmen, toplam ötanazi ölümlerinin yüzde 37’sine ev sahipliği yapan Quebec oldu. Quebec hükümeti, bu yüksek oranların nedenlerini araştırmak için bu yıl bir çalışma başlattı.

Kanada'daki ötanazi oranları artarken, ülke hala ötanazi uygulamalarının toplam ölümlerin yüzde 5’ini oluşturduğu Hollanda’nın gerisinde bulunuyor.

Birleşik Krallık'ta milletvekilleri geçen ay, terminal hastalara yardım ederek yaşamını sonlandırma hakkı tanıyan bir yasa tasarısını kabul etti. Ancak tasarı, yasalaşmadan önce aylarca sürecek incelemelere tabi tutulacak. Bu süreçte Kanada, bazı milletvekilleri tarafından "uyarı niteliğinde bir örnek" olarak gösterildi.

Kanada'da ötanazi ilk olarak "doğal ölümün makul şekilde öngörülebildiği" durumlar için yasal hale getirilmişti. Ancak 2021 yılında yapılan bir düzenlemeyle, terminal teşhisi olmayan ancak kronik ve zorlayıcı durumlar nedeniyle yaşamını sonlandırmak isteyen bireyler için de bu prosedürün önü açıldı.

Bu yıl, zihinsel rahatsızlıkları olan bireyleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi planlanan uygulama, eyaletlerin sağlık sistemi üzerindeki endişeleri nedeniyle ertelendi.

Kanada Sağlık Bakanlığı, prosedürün "katı uygunluk kriterlerine" tabi olduğunu savunsa da, bazı tartışmalı vakalar kamuoyunda tepki çekti. Örneğin, kimyasallara karşı aşırı duyarlılığı olan ve barınma ihtiyaçlarını karşılayamayan 50'li yaşlarındaki bir kadının ötanazi talebi kabul edildi.

Benzer şekilde, Kanada’da engelli bireylerin yetersiz barınma ya da sosyal yardımlar nedeniyle ötanaziyi düşündüğü vakalar basına yansıdı.

Hristiyan düşünce kuruluşu Cardus, son rakamların "alarm verici" olduğunu belirterek, Kanada'nın dünyanın en hızlı büyüyen ötanazi programlarından birine sahip olduğunu ifade etti.

Kaynak: TRT Haber