Top.Mail.Ru

Son haberler

Haber Arşivi

Türkmen bilim insanları, eski yağmur suyu toplama tekniklerini kullanarak çölde antep fıstığı bahçesi yetiştiriyor

12:3627.08.2024
0
2891

Aşkabat'ın 60 kilometre kuzeyinde, Karakum Çölü'nün kalbinde, Türkmenistan Ulusal Çöl, Flora ve Fauna Enstitüsü'nden bilim insanları, sürdürülebilir tarım alanında gerçek bir atılım gerçekleştiriyor. Eski yağmur suyu toplama yöntemlerini modern bilimsel yaklaşımlarla birleştiren uzmanlar, yıllık yağış miktarının 115 mm'yi aşmadığı koşullarda antep fıstığı bahçesini ve diğer bitkileri başarıyla yetiştiriyorlar. Çalışmanın detaylarını Türkmenistan Çevre Koruma Bakanlığı Ulusal Çöller, Flora ve Fauna Enstitüsü Bilimsel Sekreteri Hemra Çarıyev, Tarafsız Türkmenistan gazetesine aktardı.

1986 yılında Karrıkul araştırma ve üretim tesisinde başlatılan deney, kurak bölgelerde sınırlı su kaynaklarının ne kadar etkili bir şekilde kullanılabileceğini gösteriyor. Bilim insanları 50 hektarlık bir arazide, yerel topoğrafyanın özelliklerini ve özel olarak tasarlanmış bir filtreleme sistemini kullanarak yeraltı yağmur suyu depolama alanı yarattı.

Projenin önemli bir unsuru, eski yağmur suyu toplama tekniklerin yeniden canlandırılması oldu. Yüzyıllar boyunca Karakum çölünün yerel sakinleri, değerli nemi toplamak ve depolamak için “takırları” (düz kil alanları) kullandılar. Bilim insanları, geniş bir çukur ve dolgu kuyularından oluşan ve kenarları beton olan karmaşık bir sızma sistemi oluşturarak bu eski tekniği yeniden geliştirdiler.

Çalışmanın sonuçları etkileyici oldu. Bahçedeki en yaşlı fıstık ağaçları 35 yaşında. Ağaçlar sadece aşırı çöl koşullarında hayatta kalmayı başarmakla kalmıyor, aynı zamanda düzenli olarak meyve de veriyorlar. Antep fıstıklarının ilk çiçeklenmesi ekiminden 12-13 yıl sonra gözlendi ve bir yıl sonra toplu meyve vermeye başladı. Bazı ağaçlar, fındık kabuğunun iyi açılması dahil olmak üzere mükemmel özellikler gösterir ve daha fazla çoğaltılmak üzere seçilir.

Deneme bahçesinde Antep fıstığının yanı sıra nar, maklura, çeşitli türlerde çalı ve süs bitkileri de başarıyla yetiştiriliyor. Aşkabat Botanik Bahçesi'nin tanıttığı Avize Çiçeği ve Kaynanadili, yerel koşullara karşı iyi bir direnç gösterdi.

Proje, geleneksel sulama yöntemlerinin modern kullanıma nasıl uyarlanabileceğini gösteriyor. Bu yöntem, karmaşık mühendislik hesaplamaları veya önemli sermaye yatırımları gerektirmediğinden, kurak bölgelerde sürdürülebilir tarımın geliştirilmesi açısından özellikle cazip hale geliyor.

Deneyin başarısı, çöllerde çevre düzenlemesi ve küçük vaha tarımının geliştirilmesi için yeni umutlar açıyor ki bu, özellikle küresel iklim değişikliği ve dünyanın birçok bölgesinde artan çölleşme sorunu bağlamında önem taşıyor.

Bilim insanları, ekim alanlarını genişleterek ve yeni bitki türlerini deneyerek araştırmalarına devam ediyor. Uzmanlar her yıl bahar yağmurlarını kullanarak toprağı yeniden dolduruyorlar, bu da bitkilerin bir sonraki yağmur mevsimine kadar hayatta kalmasını sağlıyor.

Bu eşsiz proje, yalnızca aşırı koşullarda sürdürülebilir tarımın olanaklarını göstermekle kalmıyor, aynı zamanda modern çevre sorunlarını çözmek için geleneksel bilginin korunması ve uyarlanmasının önemini de vurguluyor. Türkmen bilim insanlarının deneyimi, su temini ve çölleşme sorunlarıyla karşı karşıya olan diğer ülkeler için değerli bir kaynak olabilir.

Yorumlar
Yorum yapmak için lütfen giriş yapın veya kayıt olun